Üretim sistemleri genelde üretim miktarı ve akışına göre “siparişe göre üretim, parti üretimi ve sürekli üretim” olmak üzere 3 grupta incelenebilir. Ayrıca üretimlerin belirli belirsiz aralıklarla olması nedeniyle “kesikli üretim” ve “sürekli üretim” olarak sınıflandırmaya da gidilebilir. Detaylarını aşağıda ki makalede okuyabilirsiniz. 

Üretilecek mamul miktarı ile fabrika içindeki iş akışı arasında oldukça yakın bir ilişki vardır. Üretilecek mamul aynı kalmak koşuluyla bile, üretim miktarının az veya çok olması, kullanılacak makine tiplerini, imalat yöntemlerini, uyulacak standartları, iş gücü ihtiyacını, yerleşimi, planlama ve kontrol yöntemlerini etkiler.

Üretim sistemleri, miktar ve/veya akışa göre genellikle 3 başlıkta incelenirler

1.Siparişe Göre Üretim: Tüketicinin veya müşterinin zaman,  miktar ve kalite bakımından özel olarak belirlediği bir mamulün üretilmesidir. (Gemi, Çelik Kapı, Büyük Takım Tezgâhları,  Özel Elektronik Cihazlar vs.). Bu tip üretim, üç alt gruba ayrılır;

  • Az sayıda mamulün yalnız bir kez üretilmesi
  • Az sayıda mamulün talep edildikçe, belirsiz aralıklarla üretilmesi
  • Az sayıda mamulün belirli aralıklarla periyodik olarak üretilmesi

2. Parti Üretimi: Bir mamulün özel bir siparişi veya sürekli bir talebi karşılamak üzere, belirli miktarlardan oluşan partiler halinde üretilmesidir. Bu tip üretimde iki temel problem vardır. İlki, en uygun parti büyüklüğünün saptanması, diğeri ise minimum kapasite kaybını (maksimum verimi) sağlayacak üretim programlarının yapılmasıdır. Parti üretimi, en sık rastlanılan üretim tipidir. (Ev Eşyası, Konfeksiyon, Gıda, Otomobil Vs.)

3. Sürekli Üretim: Eldeki makine ve tesislerin yalnız belirli bir mamule tahsis edilmesi ile yapılan üretimdir. Söz konusu mamulün talep düzeyi ve üretim miktarları genellikle çok yüksektir. Bu tip üretim ikiye ayrılmaktadır.

  • Kütle Üretimi
  • Akış (Proses) Tipi Üretim

Bu iki grup arasındaki en önemli fark, kütle üretiminde bir mamulden çok büyük miktarlarda ve uzun süre üretilir ve gerektiğinde makine, yerleşim, kalıp vb. değişiklikler yapılarak farklı tipte bir mamulün üretimine geçilebilirken, akış tipi üretimde makine ve tesislerin yalnız bir cins mamulü üretecek şekilde tasarlanmış ve kurgulanmış olmasıdır. Bu sebeple aynı makine ve/veya tesiste farklı tipte bir mamulü üretmek ya çok pahalı ya da imkansızdır. (Çimento, Şeker, Petrol, Motor Vs.)

Yukarıdaki sınıflandırmada da görüldüğü gibi, siparişe göre üretim ve parti üretiminde aynı mamulün belirli ve belirsiz aralıklarla üretimi söz konusudur. Bu bakıştan hareketle, genellikle yapıldığı gibi biz de üretim tiplerini, Kesikli ve Sürekli olmak üzere iki ana grupta ele alacağız.

Kesikli ve Sürekli üretim arasındaki temel farklar aşağıdaki gibidir.

1 .Üretim Miktarı: Kesikli üretimde mamul miktarı küçüktür ancak çeşit fazladır. Eğer mamul çeşitlerinden bazılarının talebi yüksek düzeylere ulaşırsa, fabrika içinde bunlar için ayrı ve sürekli üretim yapan hatlar kurulur.

2. Makine ve Teçhizat Kullanımı: Kesikli üretimde mamul çeşitliliği sebebiyle yapılan işler sık değiştiğinden, hammaddelere şekil veren tezgâhların çeşitli işler görme niteliğinde olmaları istenir.  Bu tür makinelere çok amaçlı veya üniversal tezgâhlar denir. Üniversal tezgâhlarda,  yapılabilecek işlem tipi bakımından sınırların geniş olmasına karşılık, hız ve verimlilik düşüktür. Öte yandan sürekli üretimde kullanılan özel tezgâhlarda, çalışma hızı ve insan gücünden yararlanma oranları oldukça yüksektir.

3. Yerleşim Düzeni: Makinelerin ve çalışma alanlarının fabrika içindeki yerleşme düzeni, işlemlerin cinsine veya mamulün oluşmasında izlenen yola göre kurulur. Kesikli üretimde bazen, prosese göre yerleştirme düzeni yapılır. Yani, aynı işi gören tezgâhlar (torna, freze, matkap) bir yerde toplanarak makine atölyesi oluşturulur. Sürekli üretimde, hammaddeden başlayarak mamul hale ulaşıncaya kadar iş parçası üzerinde uygulanan işlemleri yapan tezgâhlar bir imalat hattı üzerinde sıralanmışlardır.

4. İş Yükü Dengesi: Üretilen malın cinsinin sık değişmesi ve miktarının önceden bilinmemesi planlama yapmayı çok zorlaştırır. Bu nedenle kesikli üretimde iş yükü dengesini sağlamak çok güçtür. Bazı tezgâhlar boş beklerken bazılarının işi yetiştirememesi olağan sayılabilir. Oysa sürekli üretimde programlar çok önceden titizlikle hazırlanmış ve daha az çeşide sahip bulunduğundan tezgâhların iş yükleri daha dengelidir.

5. İşçilik: Üretilen malın cinsinin sık değişmesi imalatı yapan işçinin daha fazla  bilgi ve inisiyatif kullanmasını gerektirir. Kesikli ve sürekli üretim tiplerinin özellikleri göz önüne alınırsa, birincide daha kalifiye işçi çalıştırmanın zorunlu olduğu söylenebilir. Sürekli üretim yapan fabrikalarda birkaç kalifiye elemana karşılık, önceden ayrıntılı olarak planlanmış, belirli, rutin sayılabilecek işleri gören çok sayıda vasıfsız işçi vardır.

6. İş Hazırlama Faaliyetleri: Yapılacak her yeni iş için ayrı bir iş emrinin hazırlanması, iş yükü ve programların yeniden düzenlenmesini gerektirir. Buna bağlı olarak malzeme istekleri ve iş takip ve kontrol faaliyetleri de artar. Üretilen mamul cinsinin sık değiştiği kesikli üretim tipinde iş hazırlama faaliyetlerinin yoğun olması söz konusudur. Üretimin büyük partiler halinde yapıldığı sürekli üretim tipinde ise, her parti için ilgililere bir kez iş emri verilir. Ancak iş emrinin çok ayrıntılı olarak hazırlanmış bulunması şarttır. Dolayısıyla sürekli üretimdeki iş hazırlama faaliyetlerini yoğunluk bakımından az, fakat karmaşık olarak nitelemek mümkündür.

7. Stok Yönetimi: Kesikli üretimde mamul cinsi sık değiştiğinden hangi hammaddeden ne miktar ve ne zaman kullanılacağını kesinlikle bilmek güçtür. Dolayısıyla ihtiyaç duyulabilecek her türlü hammadde ve malzeme stokta hazır bulundurulmalıdır. Sürekli üretimde hammadde ihtiyacı önceden bilinir ve kullanım hızı sabittir. İşlemler veya istasyonlar arasında genellikle herhangi bir bekleme olmaz.

8. Taşıma Faaliyetleri: Mamul cinsinin, büyüklük ve ağırlığının ve imalat sırasındaki rotanın çok değiştiği ve bu yüzden belirsiz olduğu kesikli üretimde taşımaların üniversal araçlarla yapılması doğaldır. Bu tür araçların başında sabit veya hareketli vinçler, istif arabaları gelir. Bunlar fabrika alanı içinde her noktaya ulaşabilirler. Sürekli üretimde taşınan cisim belirli ve taşıma hızı sabit olduğundan amaca uygun biçimde dizayn edilen konveyör, kaygan yüzey, raylı araba vb. özel araçlar kullanılır.

9. Tamir Bakım Faaliyetleri: Üretim araçlarının ve tesislerinin tamir ve bakımları çeşitli şekillerde yapılabilir. Belirli kullanım süreleri sonunda yapılan bakım ve arıza anındaki tamir faaliyetleri üretimi bir ölçüde aksatır. Makinelerin ve işlemlerin birbirinden farklı olduğu kesikli üretimde bu aksama azdır. Zira bakıma alınan (tezgâhın) veya bozulan tezgâhın göreceği işi bir başka tezgâhta yapma olanağı bulunabilir. Öte yandan, sürekli üretimde, daha önce belirtildiği gibi, bir noktadaki aksama bütün hattın durmasına neden olabilir. Bu nedenle sürekli üretimde bakım planlarının hazırlanması büyük önem taşır.

10. Üretim Kapasitesi: Üniversal tezgâhlardan oluşan bir imalat atölyesinin kapasitesi çeşitli yollardan artırılabilir. Örneğin, çalışma yöntemlerini geliştirme, fazla mesai yapma veya yeni tezgâhlar ekleme yolu ile mevcut kapasiteyi artırma olanağı vardır. Bu nedenle kesikli üretimde kapasitenin esnek olduğu söylenebilir. Sürekli üretimde ise tezgâhlar birbirine bağımlıdır. Bunlardan birinin kapasitesini artırmanın olumlu bir etkisi yoktur. Aksine üretim hattında tıkanmalar meydana gelir. Kapasitede bir değişiklik yapabilmek için tüm sistemi ilgilendiren büyük yatırımlara ihtiyaç vardır.

İlker DEMİRKAPI  –  blog.etg-it.com

Leave A Comment

Last Updated: Kasım 13th, 2022 / Categories: Üretim Planlama / Tags: , , , / Views: 7826 / 7,1 min read / 1426 words / 0 Comments on Üretim Miktarı ve Akışına Göre Üretim Sistemleri /

En Son Yazılarımız İçin Abone Olun

En son yazılarımızı sizinle paylaşmaktan mutluluk duyacağız.

KVKK Politikamıza ulaşmak için lütfen tıklayınız.